Cuma, Ağustos 10, 2012

İNCİLERDEN BİR DEMET

       İnsanın işi, dağdan, bağdan, taştan, topraktan, havadan, karadan, denizden olunca; işinden aş pişirmeli. İşi, aş pişirmeyene aylak adı verilir. Aylak, aylak dolaşanı, elin adamının dilinde, aşağılık adam olarak anılır.

         Sözümüz; evine, eşine, işine hizmet ederek, yaşam gailesini bitirmiş, kendini geleceğe taşıyacak kadar bir geliri hak etmiş insanımıza, sözümüz yok. Sözümüz; eli işte, gözü oynaşta olan YONTARLARA. Dünyanın neresinde olursa olsun onlar nalıncı keseri gibidirler. Hep kendilerine yontarlar. Terlemeden başkalarının sırtından geçinirler. Gök kene gibi insanların kanını emdikçe şişinirler. Sülük gibi insanımızın ve toplumuzun vücuduna yapışırlar.

         Sözü uzatmadan konuya girelim. Terlemeden para kazanmayı severler ama burunlarından kıl aldırmazlar. Onlar için öfke ve şehvet kazanç kapısıdır. Yontamadıkları zaman öfkelenir, yontu büyüklüğünde şehvet içindedirler. YONTARLAR öfkelerini, ağlamakla maskeler, şehvetle yansıtırlar. Fotoğraflarda elleri pantolonun cebinde en öndedirler.

                   İNCİLERİMİZİ DÖKELİM ORTAYA

·         “YERSİZ İSTEK; kişiyi şaşı yapar, ruhu istikametten çevirir.

·         SIR; Yüz örtü altında gizlidir. Dış görünüşü seninle birliktedir.

·         İĞNE: Ekmek içindeki iğne, uyku ölümün eşidir.

·         GÖRÜNÜŞTE; Yolda çevik ol, ruha gevşek.

·         BAŞ: Aklı uçan baş, kuyruk olur.

·         LOKMA: Yoksulluktan kaçarken hırs ve emele lokma olma.

·         KİMDEN kaçarız, kendimizden mi? Geminin içindeki su gemiyi batırır.

·         SAKINAN İNSAN; akıllı kişidir.

·         DANIŞMAK, anlayış ve uyanıklık verir. Akıllar akla yardım eder.”

         Bu inci taneleri denizin dibinden, gökyüzünün derinliklerinden, yüce insanların yüreğinden süzülüp gelenlerdir. Bunlara yorum katmak haram yemekle eşdeğerdir. Bizlerin görevi bu zenginlikleri sizlerle paylaşmanın demini  almaktır.

         SİZE SESLENİYORUM, KENDİ GÜZEL, GÖNLÜ GÜZEL, DÜŞÜNCESİ GÜZEL İNSANLAR!..

         “* Geliş ve gidişinden, paran ve düşüncenden SÖZ ETME.

         *   İki dudağı aşan yayılır.

         *   Danışmayı üstü örtülü DANIŞ:

         *   Gevşek görüşlü bey ACİZ kalır.

        *   Zıt, zıttıyla belli olur.

        *   Kaza gelince, BİLGİ uykuya dalar.

         *  Renk ve koku çıngırak gibi gambazdır.

         *  KİŞİ, dilinin altında gizlidir.

         *  Koyunun, kurda gönül vermesine ŞAŞILIR.”

         Bu aktarımlar MEVLANA’nın tam metin;”MESNEVİ”sinden sizler için not alındı.

         Bu inciler güzellerin boynunda, akıllı insanların yüreğinde, akılsızların dudağında olur. Cahil ve cuheylanın dünya umurunda değildir. Çünkü onların yarın kaygıları yoktur. Kaygısı olmayanın derdi de yoktur.

         Okuma yazma bilmeyenleri bu düşüncelerden ayrı tutarım. Okuma yazma bilmemek cahillik değil, ümmiliktir. Konumuz ulu, yüce, bilge insanların yaşamlarına anlam katan duygu ve düşüncelere dikkat çekmektir. * İ DURAK İ*

        

 

       

 

0 Comments:

Yorum Gönder

<< Home